Maçın Anahtarı: Temel Futbol Öğretileri

Futbolda savunma prensiplerini hem bireysel hem takım olarak yerle bir ettiğimiz bir maçın ardından maçın özetine bakmak bile yaptığımız amatörce hataları gözümüze sokmaya yetiyor.
Futbolda savunma prensiplerini hem bireysel hem takım olarak yerle bir ettiğimiz bir maçın ardından maçın özetine bakmak bile yaptığımız amatörce hataları gözümüze sokmaya yetiyor.

Portekiz mağlubiyetinin ardından izlediğim maç görüntüleri, bir takımın nasıl savunma yapmaması gerektiği konusunda mükemmel bir ders niteliği taşıyor. Kendi oyuncularıma olduğu kadar altyapıda gerçek bir hazırlık içinde olan tüm antrenör arkadaşlarıma tavsiye ederim, savunma hatalarının hemen her türlüsünü yaptığımız bir maçı geride bıraktık.

Öncelikle maçın özetini izleyerek üzerine ekran görüntüleri ile devam etmek çok daha mantıklı olacaktır. Zira ülkemizde futbol tutkusu, hemen herkesi antrenör konumuna çıkarıyor ancak teknik olarak futbolun temel eğitimi ülkemizde oldukça düşük seviyelerde kaldığı için farklı bir bakış açısı kazandırmak gerektiğini düşünüyorum.

Türkiye – Portekiz Maç Özeti

Karşılaşmanın özetinde izleyeceğimiz gibi aslında maç öncesi yazımda beklenenden farklı bir tablo ile karşılaştığımızı söylemek zor. Takım savunmasında yaptığımız hatalar, savunma kaymaları, matchuplar, verdiğimiz boşluklar ve zamanlama hataları… hepsi üstüste eklendiğinde bu skor ile kurtulmak aslında bir başarı gibi düşünülebilir.

Savunmanın Temel Prensibi: Baskı, Kademe, Denge

Uluslararası arenada “Pressure-Cover-Balance” olarak adlandırılan Türkçe’ye de “Baskı-Kademe-Denge” olarak yerleştirilmiş temel savunma prensibi içerisinde savunma oyuncularının bireysel olarak hangi açıda rakibe yaklaşması gerektiği, baskıyı ve kademeyi nasıl bir zamanlama ile tercih edeceği, bir oyuncu hata yaptığında kimin o açığı nasıl kapatabileceği gibi temelde bilinmesi gereken bir altyapı eğitimidir.

Bu temel prensibi daha iyi anlayabilmeniz için aşağıdaki videoyu da yazıma ekleyerek devam etmek istiyorum.

Elbette bunun maçlardaki yansımasının nasıl olması gerektiğine bir örnek de vermeliyiz ki somutlaşmış olsun. Videodaki takım boyunun ve baskı-kademe-denge anlayışının özellikle Atletico Madrid takımı orta alan oyuncuları tarafından nasıl uygulandığını dikkatle izleyelim.

Biraz daha alt satırlarda bahsedeceğim üzere ülkemizde yetişen oyuncuların büyük çoğunluğunun profesyonel olma çabasının ardından eğer bir de genç yaşta 1. lig veya Süper Lig şansı bulunuyorsa alt yapıda alması gereken temel öğretilerdeki eksikleri kapatabilme istekleri tamamen yok oluyor diyebiliriz. Bu anlamda ülkemizde yetişip bu seviyeye geldikten sonra temel eksiklerini giderebilen bir oyuncumuz dahi yok diyebiliriz.

Futbolumuzun Temel Sorunu: Tembellik ve Çalışmamak

Bahsetmek istediğim hatalar silsilesinden önce temel savunma prensiplerinin altyapılarda oyunculara verilme yaşı 10 ila 13 yaş arasında değişir. Yani aslında bugün oynadığımız Portekiz takımı veya görüntülerini izlediğiniz Atletico Madrid takımında yer alan oyuncular bu savunma anlayışını daha o yaşlarda kavrarken ülkemizde sürekli yeteneği olsun, fiziken hazır olsun da bize fayda sağlar anlayışı ile devam ettiğimiz için bir arpa boyu yol alamadığımızı belirtmek gerekli.

Bu anlayış ve gelişim hedefli çalışan altyapı teknik adamları ve direktörler yok mu? Elbetteki var. Ancak bu anlayış için yüksek disiplin ve ısrarlı tekrarlar ile çalışma gerekiyor. Ülkemizdeki yöneticilerin karar değişim hızları, geliştirilemeyen kulüp kimlikleri ve siyasal yaklaşımla, torpil ile devam eden altyapı takımlarının sezonda 4 teknik direktör değiştirdiği bir ortamda bu çalışma süresinin bulunması imkansız hale geliyor.

Profesyonel futbolun olmazsa olmaz demesi ve sürekli el üstünde tutması gereken amatör futbol kulüplerinin çektiği ekonomik sıkıntılar, bazen saha bazen teknik adam bazense maça çıkacak forma bulmakta dahi zorlanmaları amatör futbolun can çekişmesine neden oluyor. Alttan gelen oyuncuların temel futbol öğretilerini tamamlayamaması, sezon içerisinde çok az antrenman ve maç yapabilme fırsatlarının olması, gerçekten yetenekli ve gelişime açık oyuncuların bir araya getirilememesi, ülkenin geçtiği ekonomik sıkıntıların arasında ailelerin bu tür oyuncuları yeterince destekleyememesi nedeniyle üniversite ve iş kaygısının futbol çalışmalarının önüne geçmesi Türkiye’de oyuncu yetişmesinin önündeki temel engeller olarak göze çarpıyor.

Yukarıda saydığım tüm bu nedenlerle Milli Takım oyuncularımızın yaptığı hataları sıralarken onlara fazla da kızmamak gerektiğini, aslında her ne kadar profesyonel oldukları iddia edilse de ülkemizde futbol oynayan, bu sistemden yetişmiş oyuncuların maalesef amatör bakış açısı ve hayat standartlarında kaldıklarının altını çizmeliyiz.

Hatalar Silsilesi: Bu kadar olmaz dedik, daha da kötüsü geldi! Feyyaz’ı anmamak mümkün mü?

Maçın yalnızca özet görüntülerinden aldığım ekran görüntüleri ile devam etmek, sanırım yukarıdaki videolardan sonra yapılacak en güzel şey olabilir. Aslında videonun üzerine konuşmak da çok sağlıklı ancak ekran görüntülerinde kimin nerede hata yaptığını daha iyi anlatabilmek açısından hem Portekiz hem de bizim takımımızın savunma görüntülerini ardarda paylaşmak istedim.

Yediğimiz İlk Golün Anatomisi

Yazının kalan bölümleri için pozisyonların görüntüleri hazırlanıyor…